$type=slider$cate=5$meta=0$cate=4$show=home$rm=0

“MARKSÄ°ZM VE KADIN” ƜZERÄ°NE[1]

“Erkekliğin bizi gƶtĆ¼rdĆ¼ÄŸĆ¼ ve asla geri dƶnĆ¼lmeyecek kĆ¢bustan bizi dişilik kurtaracak, Ć§Ć¼nkĆ¼ erkek ƶlĆ¼mĆ¼n eşidir.” [2] 1) Tekin ...


“Erkekliğin bizi gƶtĆ¼rdĆ¼ÄŸĆ¼ ve
asla geri dƶnĆ¼lmeyecek kĆ¢bustan
bizi dişilik kurtaracak,
Ć§Ć¼nkĆ¼ erkek ƶlĆ¼mĆ¼n eşidir.”[2]

1) Tekin Yayınevi’nin yayınladığı ‘Marksizm ve Kadın’ başlıklı kitabınızı Marksist yaklaşım iƧin bir girizgĆ¢h olarak dĆ¼ÅŸĆ¼nmĆ¼ÅŸsĆ¼nĆ¼z. Bunu, Marksizmin kadın sorunu konusunda yeterli/ bĆ¼tĆ¼nlĆ¼klĆ¼ bir yaklaşım geliştirmemiş olduğu biƧiminde okuyabilir miyiz?

HiƧ kuşku yok ki, Marksizm, inşa hĆ¢lindeki bir Ć¶ÄŸreti. Yani, dĆ¼nyadaki tĆ¼m olası soruları yanıtlayan, tamamlanmış bir “kitap” yok elimizde. Ama gĆ¼nĆ¼n getirdiği sorulara yanıt ararken bakabileceğimiz bir perspektif sunuyor bizlere: Sınıf perspektifi…
Ɩte yandan, bilindiği Ć¼zere, Marx’ın yazıları, bĆ¼yĆ¼k ƶlĆ§Ć¼de ekonomi-politik Ć¼zerine yoğunlaşır... Marx’ın temel sorunsalı, kapitalizmin, kapitalistlerin sermayelerini iÅŸĆ§ileri, emekƧileri sƶmĆ¼rerek arttırmaktan ibaret olan doğasını deşifre ederek bu sistemin nasıl değiştirilebileceğine ve yerine nasıl bir sistem kurulabileceğine ilişkin yol gƶsterici fikirler ƶne sĆ¼rmek. Irk, etnisite, toplumsal cinsiyet, ekoloji gibi (gĆ¼nĆ¼mĆ¼zde ƶn plana Ƨıkan) toplumsal eşitsizliklere değgin sorunları, “sınıfsal sƶmĆ¼rĆ¼” bağlamında ele alınmasına ilişkin ƶnerisi dışında, Marx sistemli bir biƧimde ele almış değildir. Ancak “kadın sorunu”nun Marksist literatĆ¼rde “ihmal edildiği” ƶnermesine katılmak, mĆ¼mkĆ¼n değil. Bu, bu konuda hatırı sayılı ƶlĆ§Ć¼de yazmış olan Marx bir yana, Engels’e, Bebel’e, Zetkin’e, Lenin’e, Kollontai’ya bĆ¼yĆ¼k haksızlık olur.
Benim bu kitapta yapmaya Ƨalıştığım şey ikili.
Ä°lki, gĆ¼nĆ¼mĆ¼z genƧ kuşaklarına, Marksizm’in toplumsal cinsiyet konusundaki birikimini, mirasını anımsatmak.
Ä°kincisi ise; malĆ»m; “post-marksist” sƶylem, Marksizm’in işgĆ¼cĆ¼nĆ¼n sƶmĆ¼rĆ¼sĆ¼nĆ¼ merkeze yerleştiren sƶmĆ¼rĆ¼ ve tahakkĆ¼m tahlillerini, dolayısıyla iÅŸĆ§i sınıfının mĆ¼cadelesini eksen alan yaklaşımını “tekƧi” bularak etnisite, toplumsal cinsiyet ve insan-doğa ilişkilerindeki eşitsizlik ve tahakkĆ¼m biƧimlerini birbirinden bağımsızmÄ±ÅŸĆ§asına ele almak eğilimindedir. Bu “(sƶmĆ¼rĆ¼ ve tahakkĆ¼mden) kurtuluş” hedefini fiiliyatta, farklı gĆ¼ndemlerin (etnik gruplar, kadınlar, LGBTI, ekolojistler, iÅŸĆ§iler, hayvan hakları savunucuları...) hiƧbir mĆ¼cadele biƧimine ƶncelik tanımayan yanyana getirilebilme olasılığına tehir etmektedir.
GeƧmişteki sosyalist deneyimlerin hatalarını eleştirmek ayrı bir şey, Marksist “proletarya ihtilali” ve Enternasyonal fikrini post-modern bir “radikal demokrasi” sƶylemiyle ikame etmek ise başka bir şeydir.
Benimkisi, işgĆ¼cĆ¼nĆ¼n sƶmĆ¼rĆ¼sĆ¼ ile kadınlar Ć¼zerindeki tahakkĆ¼m arasındaki ƶrtĆ¼k ilişkileri, dolayısıyla “kadınların kurtuluşu” ile “emekƧilerin kurtuluşu” arasındaki bağları aĆ§Ä±ÄŸa Ƨıkarma girişimidir. Bunu ise, kadınlar Ć¼zerindeki tahakkĆ¼mĆ¼n “yeniden Ć¼retim” sĆ¼reƧleri (işgĆ¼cĆ¼nĆ¼n, ama aynı zamanda toplumun maddi ve ideolojik sĆ¼regenliğinin sağlanması) arasındaki bağlantılara işaret ederek yapmaya Ƨalışıyorum.
Bir başka deyişle, gĆ¼nĆ¼mĆ¼zĆ¼n post marksist, radikal demokrat “moda” yaklaşımları karşısında, Marksizm’in gereƧlerine başvurarak devrimci-sosyalist hatta kendi Ƨapımda bir “ideolojik mĆ¼cadele” vermeye Ƨabalıyorum...

2) Kitabınızda, Feministlerden farklı olarak; kadınların Ć¼reme, cinsellik, ev kadınlığı vb. konumlarının iÅŸĆ§iler olarak konumlarıyla beraber ele alınması gerektiğini sƶylĆ¼yorsunuz. KƶklĆ¼ sorunlar kƶklĆ¼ ƧƶzĆ¼mler gerektirir anlamına da gelen bu sınıfsal yaklaşımın aksine gƶrĆ¼ngĆ¼lerle yetinen, erkeği hem neden hem de hedef olarak gƶsteren yaklaşım, bugĆ¼n ƶrgĆ¼tlĆ¼ kadın Ƨevrelerinde daha fazla ilgi gƶrĆ¼yor. Sizce bunun nedeni nedir?

Aslına bakarsanız, her biri Aydınlanma’nın ƶzgĆ¼rleştirici perspektiflerinden kaynaklanan sınıfsal, cinsel ve ulusal talep ve mĆ¼cadeleler, XIX. yĆ¼zyıl başlarında birlikte yĆ¼rĆ¼rken (ki bunu Ć¼topyacı sosyalist hareketlerde gƶzlemlemek mĆ¼mkĆ¼ndĆ¼r), 1848 yenilgisi, bu cepheyi dağıtarak her birinin kendi mecrasına Ƨekilmesine ve birbirleriyle rekabete girmelerine yol aƧtı.
Marksizm, XIX. yĆ¼zyıl sonlarında kuramda ve fiiliyatta bu hatları emekƧilerin mĆ¼cadelesi ekseninde yeniden birleştirme girişimiydi. Ancak indirgemeci okuma ve uygulamalar, onun “herşeyi” iÅŸĆ§ilerin mĆ¼cadele ve taleplerine tabi kılmaya kalkıştığı gibi bir algıya yol aƧtı. Bƶylelikle, iÅŸĆ§iler iƧin marksizm/sosyalizm, kadınlar iƧin feminizm, ezilen uluslar iƧin ulusal kurtuluş gibi bir anlayış biƧimlendi.
TĆ¼m sƶmĆ¼rĆ¼len ve ezilenlerin ƶzgĆ¼rleşmesi gibi bir derdimiz varsa, bu anlayışın ƶtesine geƧebilmemiz gerek. Tabii, her ƶzgĆ¼l sƶmĆ¼rĆ¼ ve tahakkĆ¼m alanının, kendi inceltilmiş tahlil ve mĆ¼cadele araƧ ve sĆ¼reƧlerini gerektirdiği gerƧeğini gƶzardı etmeden...
Kadınlar, tarihsel ve gĆ¼ncel boyunduruklarını aşma Ƨabalarında, karşılarında erkekleri buluyorlar: boşanmak, Ƨalışmak, okumak isteyen ya da karşısındaki erkeği reddeden bir kadın ƶldĆ¼rĆ¼lĆ¼yorsa, kadınlar tecavĆ¼ze uğruyor, dayak yiyor, evlere kapatılıyor vb. ise, “bakın bu durumun suƧlusu erkekler değil, sistemdir” demenin fazla bir anlamı olduğunu sanmıyorum.
Bu pratikte bƶyle. Ama nihaĆ® kertede sorumlu olan, tabii ki sƶmĆ¼rĆ¼cĆ¼-baskıcı sistemdir. Nihayetinde kapitalizm ile ataerki, birbirlerini yeniden Ć¼reten formlardır. Baskı (ataerki) olmasa sƶmĆ¼rĆ¼ (kapitalizm) olabilir mi?
Ancak sorun, sanırım somut bireylerin bu formların sĆ¼rdĆ¼rĆ¼mĆ¼nden nemalandığının gƶzardı edilmesinden kaynaklanıyor. Ɯretim (kamusal) alanında sƶmĆ¼rĆ¼len, baskı ve denetim altında tutulan erkek, domestik (ƶzel) yeniden Ć¼retim alanında yĆ¼kĆ¼mlendirilmiş bir kƶleye sahip olduğunda, yani elinin altında Ƨocuklarını doğurup bĆ¼yĆ¼tecek, yemeğini yapacak, Ƨamaşırını, bulaşığını yıkatacak bir kadın olduğunda, kendisini “efendi” sayıyor. Engels, kadınların “kƶlenin kƶlesi” olduğunu sƶylerken, haksız değil.
Şu hĆ¢lde, ataerkinin kadının karşısına diktiği erkek, biyolojik ya da fiziksel yapılanışı gereği, ya da kadın ile erkek arasındaki evrensel bir cinsel eşitsizlikten dolayı değil, baskı ve sƶmĆ¼rĆ¼ye dayalı bir toplumsal ilişkinin Ć¼yesi, aktƶrĆ¼, taşıyıcısı, sĆ¼rdĆ¼rĆ¼cĆ¼sĆ¼ olduğu iƧin tahakkĆ¼mĆ¼ sĆ¼rdĆ¼rĆ¼yor.
Bu nedenledir ki sosyalizm mĆ¼cadelesi, bir yandan Ć¼retim ilişkilerini sƶmĆ¼rĆ¼ ilişkilerini tasfiye edecek tarzda dƶnĆ¼ÅŸtĆ¼rĆ¼rken, yeniden Ć¼retim alanındaki ilişkileri de eşitlikƧi-paylaşımcı bir tarzda yeniden ƶrgĆ¼tlemeyi hedefine yerleştirmek zorunda. Yani erkeğin iƧindeki “efendi”yi ƶldĆ¼rmeli... Ɯstelik de bunu belirsiz bir gelecekteki sosyalizme ertelemeksizin, “bugĆ¼n, buradan” başlayarak gĆ¼ndemine almalı... Sosyalistler iÅŸĆ§i sınıfı ve emekƧilerin kurtuluşu kadar kadınların kurtuluşunda da samimi oldukları, bunu sosyalist mĆ¼cadelenin bir “yan Ć¼rĆ¼n”Ć¼, deyim yerindeyse bir “bonus”u olarak değil de, esası olarak gƶrdĆ¼kleri sĆ¼rece, iÅŸĆ§i sınıfının, emekƧilerin, ezilen ulusların ve kadınların taleplerini yeniden harmanlayabileceklerdir.

3) Bilindiği gibi Feminist Ƨevrelerce yapılan “Marksizm cinsiyet kƶrĆ¼dĆ¼r” eleştirisi, Marksizmin Ć¼cretsiz kadın emeğine (bakım emeğine) yer vermemesiyle gerekƧelenir. Marksizm gerƧekten cinsiyet kƶrĆ¼ mĆ¼dĆ¼r? Ɩrneğin sosyalizmin uygulandığı Ć¼lkelerde bakım emeğine dair kolektif bir ƧƶzĆ¼m Ć¼retilmiş midir?

Yukarıda değindiğim “Ć¼retim/yeniden Ć¼retim” ilişkilerinin (ki feministlerin de başvurduğu jargonda “kamusal-domestik alan” ayrımına denk dĆ¼ÅŸĆ¼yor) tahlili, toplumsal cinsiyet konusunda kafa yoran Marksist Ƨevrelerde oldukƧa yeni bir kuramsal tahlil aracı. İşe yarayacağını dĆ¼ÅŸĆ¼nĆ¼yorum.
Ancak Marksizm “ev işlerinin bunaltıcı, aptallaştırıcı etkisi”nden ilk dem vuran ve bu durumu, yani kadınların domestik kƶlelik koşullarını dƶnĆ¼ÅŸtĆ¼rmek Ć¼zere harekete geƧen ilk ideolojik-siyasal akımdır. Feminist hareketin “kadınlara oy hakkı” mĆ¼cadelesinde odaklandığı yıllarda, Lenin ve yoldaşları (kabul etmek ve vurgulamak gerekir ki ağırlıklı olarak Lenin’in kadın yoldaşları), toplu Ƨamaşırhaneler, aşevleri, Ƨocuklar iƧin kreşler vb. yoluyla ev işlerinin kollektifleştirilmesi ve kadınların domestik boyunduruktan kurtarılması konusunda Ƨaba gƶsteriyor, Ƨekirdek ailenin lağvedileceği yeni ilişki biƧimlerine ilişkin denemelere girişiyordu.
Ancak İƧ Savaş, ekonomik ƧƶkĆ¼ntĆ¼, Ä°kinci Paylaşım Savaşı vb. ƶnceliklerin değişmesinin de etkisiyle kolektivizasyon Ƨbaları akamete uğradığında ve Sovyetler Birliği genƧ nĆ¼fusta, ƶzellikle de genƧ erkek nĆ¼fusta bĆ¼yĆ¼k yitimlere uğrama, sınai altyapısını yitirme gibi ağır sorunlarla karşılaştığında, bu ƶncĆ¼ deneyimlerden vazgeƧerek kadınları hem Ć¼retim, hem de yeniden Ć¼retim alanında gƶreve Ƨağırdı. BĆ¼yĆ¼k ƶlĆ§Ć¼de karşılıksız bir ƶzveri Ƨağrısıydı bu; “sosyalist anavatan” uğruna kadınlar bir yandan olabildiğince Ƨok Ƨocuk doğurmaya, bir yandan da tahrip edilmiş demiryollarını, fabrikaları onarmaya, Ć¼retime katılmaya Ƨağrılıyordu. Bu durum, başta SSCB olmak Ć¼zere, onun modeli Ć¼zerine kurulan sosyalist blokta bir “Ć¼retim kĆ¼ltĆ¼”ne yol aƧtı. “Kadın ƶzgĆ¼rlĆ¼ÄŸĆ¼” tamamlanmış sayıldı; nihayetinde kadınlar okuyabiliyor, Ƨoğu ağır işler dahil her tĆ¼rlĆ¼ meslekte Ƨalışabiliyor, karar alma mekanizmalarına katılabiliyorlardı...
Ama unutulan birşey vardı; gĆ¼nde 10 saat Ƨalışan kadın makinist, iş Ƨıkışı koştura koştura Ƨocuklarını kreşten almak, alışveriş yapmak, eve gelip yemek yapmak, bulaşık-Ƨamaşır yıkamak vb. zorundaydı. HĆ¢liyle yorgun dĆ¼ÅŸtĆ¼ler...

4) TĆ¼rkiye’de tecavĆ¼zlerin ve kadın cinayetlerinin yaygın olmasının nedeni nedir?

Ben bunun birbiriyle bağlantılı ikili gelişmenin sonucu olduğunu dĆ¼ÅŸĆ¼nĆ¼yorum. Ä°lki, 1980’li yıllardan bu yana bu Ć¼lkede uygulamaya sokulan neo-liberal kapitalizm, kadınların konumunu hem fiili, hem de ideolojik olarak Ƨok geriletti. Emek hareketinin yĆ¼kselişinin de etkisiyle Ć¼lkenin ideolojik iklimine damgasını vuran paylaşımcı, eşitlikƧi ethos neo-liberalizmle birlikte dağılmaya uğrarken, “altta kalann canı Ƨıksın” dĆ¼sturuna dayalı, benmerkezci, kestirmeci, hazcı ve eril-merkezli bir iklim egemen hĆ¢le geldi. Neo-liberal olduğu kadar Ä°slĆ¢mcı olan AKP’nin Ć¼lkenin temel değerler sistemini Ä°slĆ¢mcı-fĆ¼tuhatƧı doğrultuda dƶnĆ¼ÅŸtĆ¼rme girişimleri bu duruma tĆ¼y dikti.
BugĆ¼n dizginsiz biƧimde kışkırtılan erillik (bu kışkırtmada hem zincirinden boşalmış piyasa ekonomisinin, hem de “kadını dƶvmek caizdir”, “kadının yeri evidir” diyen Ä°slĆ¢m kaynaklı mĆ¼hafazakĆ¢r iklimin birleşik etkisi var) tecavĆ¼zĆ¼ kendinde hak biliyor; kadının her bakımdan boyun eğici, uysal, itaatkĆ¢r olmasını bekliyor. Kadınlar buna itiraz ettiğindeyse, sonuƧ, gĆ¼nĆ¼mĆ¼zde katliam boyutuna varan şiddet oluyor.

5) Kadın cinayetlerine karşı ƶnerilen ƧƶzĆ¼mlerden biri de cezaların artırılmasıdır. SuƧun nedeni ile ceza arasında bƶyle doğrudan bir ilişki kurulması sizce bilimsel bir yaklaşımıdır? Bu yaklaşıma katılıyor musunuz?

Nedeni bƶyle koyunca, kadına yƶnelik eril şiddettin en ağırından da olsa cezalarla engellenebileceğini sanmak, safdillik olacaktır. Cezaların caydırıcılığı, bir yere kadardır. Ama ya o cezaları verecek sistemin kendisi erilse?
Yani tecavĆ¼ze uğrayan kadının mĆ¼racaat edeceği polis, “dişi kƶpek kuyruk sallamazsa...”; tecavĆ¼zcĆ¼ ya da katili yargılayacak olan hĆ¢kim, “canım kadın da adamın erkekliğine laf etmiş, kısa etek giyiyor, başka erkeklerle dĆ¼ÅŸĆ¼p kalkıyormuş...” zihniyetindeyse...
Bu bir yana; eril şiddetle baş etmek, bir toplumsal dƶnĆ¼ÅŸĆ¼m ve rehabilitasyon sorunudur; bir adım daha ileri atayım; jeopolitik boyutları vardır. Bir yandan ƶrneğin “Ortadoğu fatihi” olma hayalleri gĆ¼derken bir yandan da gĆ¼ndelik yaşamın barÄ±ÅŸĆ§Ä±l ve eşitlikƧi ilkeler doğrultusunda dƶnĆ¼ÅŸtĆ¼rĆ¼lmesini hedefleyemezsiniz; er geƧ askeri mĆ¼dahaleye ihtiyacınız olacağını dĆ¼ÅŸĆ¼nĆ¼yorsanız, eril şiddetin en ƶnemli besleyenlerinden militarist ajitasyonu elinizde tutmak zorundasınızdır.
“Eril şiddetle baş etmek, bir toplumsal dƶnĆ¼ÅŸĆ¼m ve rehabilitasyon sorunudur,” diyorum; eril şiddeti ancak toplumun tĆ¼m bireylerini eşitlikƧi, paylaşımcı ve barÄ±ÅŸĆ§Ä±l bir ethos doğrultusunda dƶnĆ¼ÅŸtĆ¼rmeyi hedefleyen bir topyekĆ»n tahayyĆ¼l aracılığıyla yok edebilirsiniz. Toplumsal cinsiyet algıları ve rolleri arasındaki farkı asgarileştirecek, insan-doğa ve insan-insan ilişkilerinde empati, saygı ve ƶzsaygınlığa değer kazandıracak bir sosyalizasyon sĆ¼reciyle...

6) Sizce kadın cinayetleri ve tecavĆ¼zler nasıl ƶnlenir? Asgari program bağlamında da olsa bugĆ¼nden yarına kadına yƶnelik ayrımcılığı, baskı ve şiddeti ƶnlemek iƧin neler ƶneririsiniz?

Kabul ve itiraf etmeliyim ki, yukarıda sƶylediklerim, “azamĆ® program”a iƧkin. Yani insanlar arasındaki ilişkileri dƶnĆ¼ÅŸtĆ¼rmeyi de iƧine alan bir iktisadi-siyasal-toplumsal devrimi gerektiriyor.
Kadın cinayetleri ve tecavĆ¼zlerin ƶnlenmesini bƶyle bir devrime erteleyecek olursak, korkarım ortalıkta bu devrimi gerƧekleştirecek kadın kalmaz!
BugĆ¼nden yapılacak olan, sƶzĆ¼nĆ¼ ettiğim perspektifi gƶzden kaƧırmadan, kadınların konumlarının gĆ¼Ć§lendirilmesi iƧin Ƨalışmaktır. Şiddete uğrayan her kadın, kapıyı vurup evinden Ƨıkabilecek olanaklara, yani insanca bir yaşam dĆ¼zeyini kendisine sağlayacak vasıf ve iş olanaklarına sahip olabilmeli. Bu konuda TĆ¼rkiye’de kendini “ev kadını” olarak tanımlayan kadınların sayısının 15 milyonu aşmış olmasının kadınlık iƧin bir “Aşil Topuğu” olduğunu dĆ¼ÅŸĆ¼nĆ¼yorum. Ɯlkede Ƨalışabilir yaş ve durumdaki kadınların yarıdan fazlası, geƧim konusunda, koca ya da baba, bir erkeğin eline bakıyor. Bu durum ise, hem dĆ¼nyalarını hem de hareket olanaklarını bĆ¼yĆ¼k ƶlĆ§Ć¼de sınırlandırıyor. Oysa bu Ć¼lkede 15 milyon ev kadını yok, 15 milyon “işsiz kadın” var. Ve onlara insanca geƧinmelerini sağlayacak vasıf kazandırıp istihdam alanı aƧmak, iktidar(lar)ın temel gƶrevleri arasında...
Devam edeyim; Kentler, sokaklar kadınlar iƧin daha gĆ¼venli mekanlara dƶnĆ¼ÅŸtĆ¼rĆ¼lmeli; emniyet ve adalet mekanizmalarının “kadından yana” biƧimlenmesini sağlanmalı... Kadına yƶnelik eril şiddet konusunda toplumsal kanıların dƶnĆ¼ÅŸtĆ¼rĆ¼lmesi iƧin uğraşılmalı, bu konuda duyarlılık ve tepkiyi gĆ¼Ć§lendirecek Ƨalışmalar yĆ¼rĆ¼tĆ¼lmeli, okul-ƶncesi eğitimden başlamak Ć¼zere toplumsal cinsiyet rolleri konusundaki bakış aƧısını değiştirecek Ƨalışmalar yĆ¼rĆ¼tĆ¼lmeli, cinsiyetƧi sƶylemler ders kitaplarından olduğu kadar TV ekranlarından, medyadan silinmeli...
Ama en ƶnemlisi, kadınların ƶrgĆ¼tlĆ¼ mĆ¼cadele alanına dahil olması. GeƧtiğimiz gĆ¼nlerde bunun ne denli hayati ƶnem taşıdığına değgin bir ƶrnek yaşadık; hatırlayacak olursanız. Halkevci bir genƧ kadın, bir sĆ¼redir kendisini taciz eden bir kişi tarafından kaƧırılınca, arkadaşları ortalığı birbirine katarak kısa sĆ¼rede kadının bulunması, suƧluların da yakalanmasını sağladı. Bunun bu sĆ¼rece katılan, omuz veren her kadında yaratacağı ƶzgĆ¼veni dĆ¼ÅŸĆ¼nebiliyor musunuz?
GerƧekten de kadınların ƶrgĆ¼tlĆ¼ mĆ¼cadelesi, maruz kaldıkları eril terƶre karşı en acil ƶnlem gibi gƶzĆ¼kĆ¼yor.

7) Ataerkilliğin kadını da biƧimlendirdiği dolayısıyla yer yer kadının da kadını ezdiği sƶylenebilir mi?

HiƧ kuşkusuz ki sƶylenebilir. Tansu Ƈiller, Margaret Thatcher, Golda Meir gibi “klasik” ƶrnekleri, ya da kozmetik, tekstil, bilişim, gıda vb. kadın ağırlıklı sektƶrlerin kadın patronlarını geƧelim; ataerki, kadınlar ile erkekler arasında eşitsiz bir dengeye dayalı bir dĆ¼nya biƧimlendiriyor. Bu, geƧmişte “eşitsiz, ama huzurlu” olarak formĆ¼le edilebilecek bir duruma dayanmataydı. Ataerkinin (en azından bu coğrafyada en yaygın biƧimlenişlerinin) damgasını taşıyan sistemlerde, ƶyle gƶzĆ¼kĆ¼yor ki, kadınlara “ƶzgĆ¼rlĆ¼kleri”nden feragat etmeleri karşılığında “gĆ¼ven” vaad ediliyor. “Domestik” alanın ekmeğini, Ƨocuklarının iaşe ibadesini, dokunulmazlığını bir erkeğin sırtına yıkan “gĆ¼ven”i. Sabahın kƶrĆ¼nde kalkıp Ƨocukları-kocayı besleyip tıklım tıklım otobĆ¼slerde, metrolarda, itiş-kakış işe yetişip patronun, amirin, ustabaşının ağız kokusunu Ƨekmekten, akşam alel acele eve dƶnĆ¼p yemek-Ƨamaşır-bulaşıkta helak olmaktansa “evinin kadını” olmanın, para kazanma gƶrevini, ırzını namusunu koruma sorumluluğunu, Ƨoluk-Ƨocuğun geƧimini kocaya havale etmenin rahatlığı...
Sorun şurada ki, bƶylesi bir “ataerkil ideal” geƧmişte yalnızca emekƧi sınıflar, yani “alttakiler” iƧin mĆ¼mkĆ¼n değildi; şimdiyse, toplumun bĆ¼yĆ¼k kesimi iƧin hayal... Ekmek yalnızca erkeğin değil, kadının da derdi. “Ƈekirdek aile” orta sınıflarda dahi, erkeğin yanısıra kadın da Ƨalışmaksızın kendini sĆ¼rdĆ¼remiyor.
Ancak sosyal bilinƧ, maddi koşullar gibi, onlar kadar hızlı ve onlarla aynı yƶnde değişmiyor. Ć‡Ć¼nkĆ¼ sosyal bilinƧ, kĆ¼ltĆ¼rel değerler ya da daha doğrusu ideolojiler, farklı toplumsal kesimlerin Ƨıkarlarının doğrudan ya da dolaylı ifadelerini de ihtiva etmekte.
Ƈağımızda bir yandan kadınlar ezici bir Ƨoğunlukla Ć¼retime Ƨekilirken bir yandan da “kadınlık rolleri” Ć¼zerindeki vurgunun bu denli artmasının bir nedeni var kuşkusuz. GĆ¼nĆ¼mĆ¼zde kapitalist sistem, kadınların hem ucuz, bol ve uysal emeğinden (Ć¼retimde) yararlanmak, hem de yeniden Ć¼retim alanındaki sosyal maliyeti, bu alanı olabildiği kadar kadınların sırtına yıkarak dĆ¼ÅŸĆ¼rmenin peşinde. Neo-liberal kapitalizm, sermayeyi tĆ¼m yĆ¼kĆ¼mlĆ¼lĆ¼klerden kurtararak sonsuz-sınırsız bir serbestliğe kavuşturmanın ideolojisi; iÅŸĆ§ilerin, emekƧilerin mĆ¼cadeleleri sonucu kendi payına yĆ¼klenmiş sosyal sorumlulukları yeniden topluma (dolayısıyla da bu konuda gelenksel olarak yĆ¼kĆ¼mlendirilmiş kadınlara) iade etme girişimi. Sosyal gĆ¼vencelerin budanması, sağlık, eğitim gibi temel hizmetlerin piyasa tarafından temellĆ¼kĆ¼, kamusal harcamaların kısılması... bunların her biri, emekƧileri, ama en Ƨok da kadınları vuran gelişmeler. Devlet, sermaye eliyle bu yĆ¼kĆ¼mlĆ¼lĆ¼klerinden soyundukƧa, bu gƶrevler kadınların sırtına yıkılıyor.
Şu hĆ¢lde neo-liberal kapitalizmde, kadınlar hem Ć¼retime, hem de yeniden Ć¼retime Ƨekilirken, kendi emeklerini ikincil, yardımcı, yedek, “aile bĆ¼tƧesine katkı amaƧlı” olarak gƶrmelerine bĆ¼yĆ¼k ƶnem atfediliyor – kırsaldan yeni kopmuş genƧ kadın kitlelerinin “Ƨeyizlerini dĆ¼zmek; evliliğe hazırlanmak vb.”motiflerle geƧici olarak, Ć¼Ć§ kuruşluk Ć¼cretler karşılığında Ć¼retime Ƨekilip, bir kaƧ yıl sonra (yani haklarını talep edecek kertede “palazlanmadan”, Ć¼stelik de kıdem tazminatı gibi gereksiz yĆ¼klere neden olmadan) yerlerini yeni gelenlere bırakmak Ć¼zere evlerine dƶnmeleri, hastaların, Ƨocukların, yaşlıların bakımı gibi sosyal gƶrevleri bila bedel Ć¼stlenmeleri, kĆ¢r marjını yĆ¼kselttikƧe yĆ¼kselten bir durum.
Kadınlık rollerine ilişkin geleneksel gƶrĆ¼ÅŸlerin yeniden değer kazanması, bu nedenle hem “yĆ¼kselen piyasalar”daki yerel kapitalistlerin, hem de “kĆ¼ltĆ¼rlere saygı” adı altında metropol patronlarının Ć¼zerinde uzlaştığı bir durum.
Ancak bu “yeni” ataerki, kadınlık dĆ¼nyasında da kendine ƶzgĆ¼ hiyerarşiler yaratarak gĆ¼ndelik yaşam iƧinde, sıradan insanlar arasında kadının kadına hĆ¼kmettiği koşulları yeniden devreye sokmakta. Eğer Ć¼retim toplu olarak icra edildiği devasa fabrikalardan Ƨıkartılıp etnik, aşiret, yerel ilişkilerin hĆ¢kim olduğu ter atƶlyeleri, mahalle arası imalathaneler, ev-iƧi Ć¼retim vb. “feodal” ilişkilere değer kazandıran yerel biƧimlere irca oldu ise, bu kadınlar arası “geleneksel” hiyerarşilerin de hayat bulabildiği ortamların geƧerlileşeceği anlamına gelmektedir. Kız karşısında anaya, gelin karşısında kaynanaya, kardeş karşısında ablaya, genƧler karşısında matronlara iktidar veren, din “alime”lerine mahalleli nezdinde otorite konumu kazandıran, yani ataerkinin yeniden Ć¼retilmesinde, sĆ¼rdĆ¼rĆ¼lmesinde gƶrev Ć¼stlenen kadınlara pozisyon ve kudret sağlayan bir iklimin hĆ¢kim olduğu bir dƶnemden geƧiyoruz. Mahalle aralarından sosyal medyaya, kadınlara “kadın gibi davranmaları”nı, evlerini, kocalarını, Ƨocuklarını ihmal etmemelerini, temiz-tertipli olmalarını, lezzetli yemekler yapmalarını, evlerini ƧiƧek gibi tutmalarını, ne bileyim, kocalarına karşı hem alımlı hem de uysal olmalarını salık veren “kadın akıl hocaları”ndaki patlamanın bir nedeni de bu!

8) Sizce aşk nedir?

Zor soru... Hele benim gibi 60’ına merdiven dayamış biri iƧin. Ama ÅŸĆ¶yle sƶyleyeyim; aşk insanın her an kendisine karşı dĆ¼rĆ¼st ve eleştirel, karşısındakine karşı sevecen, ƶzenli ve dayanışmacı, insanlara karşı empatik olmasını sağlayan yaşam enerjisidir; yani gĆ¼nĆ¼mĆ¼zĆ¼n bireyleri bireycilik ne kelime, tekbenciliğe sĆ¼rĆ¼kleyen ana akımına karşı insan olmak ve insan kalmak Ƨabasıdır. Aşk insanın piyasaya tekabĆ¼l edemeyecek, piyasa tarafından temellĆ¼k edilemeyecek tek yƶnĆ¼dĆ¼r; bƶyle olduğu andan itibaren “aşk” olmaktan Ƨıkar Ć§Ć¼nkĆ¼...

9) Kapitalizm koşullarında aşk mĆ¼mkĆ¼n mĆ¼?

Elbette! Ama kapitalizme karşı konumlanması kaydıyla... Aşk olmasa mevcut dĆ¼zene karşı Ƨıkma, onu eşitlikƧi, dayanışmacı, ƶzgĆ¼rlĆ¼kĆ§Ć¼ ve doğayla barışık bir varoluş tarzıyla değiştirme olasılığını tahayyĆ¼l etmemiz de mĆ¼mkĆ¼n olmazdı. Aşk, insana gĆ¼zel, soylu, yaşanılası ve uğruna ƶlĆ¼nesi şeylerin mĆ¼mkĆ¼n olduğuna değgin bir duygulanım esinler. Karşısındakine tutkun bir genƧ kadın ya da erkeğe, sıradan zamanlarda gƶze alamayacağı, olmadık işler yapabilme cĆ¼retini vermesi, “ben”lik duygusunu, ƶzseverliği ayaklar altına almasını sağlamasından belli değil mi bu? Aşk hem insanın “ƶteki”siz edemeyeceğine dair toplumsallık duygumuzu, hem de dĆ¼nyaya meydan okuma, bize dayatılan her tĆ¼rlĆ¼ kısıtlamaya, yasağa karşı Ƨıkabilme potansiyelimizi aĆ§Ä±ÄŸa Ƨıkarması aƧısından, anti-kapitalisttir, devrimcidir...
Bu nedenledir ki “aşk” ve “devrim” sƶzcĆ¼klerinin birbirleri olmadan edememesi, boşuna değilir!

10) Tekin Yayınevi’nin hazırladığı Marksist Ɩğreti Kitaplığı dizisi hakkında ne dĆ¼ÅŸĆ¼nĆ¼yorsunuz?

Bence olumlu bir girişim. Hem Marksizm’i kendi kaynakları aracılığıyla değil de, onunla bir Ƨeşit “kuyruk acısı” yaşamış, sosyalist reel deneyime ilişkin dĆ¼ÅŸkırıklıklarını marksist kurama ciro eden teorisyenler aracılığıyla tanıştıkları iƧin kendilerini “yekten” Marksizm muhalifi olarak konumlandıran “protest” genƧ kuşakları Marksizm’in temelleriyle tanıştırması aƧısından... Hem de marksistleri “Marksizm’i aştığı” savındaki gƶrĆ¼ÅŸ ve kuramlarca gĆ¼ndemleştirilen gĆ¼nĆ¼mĆ¼z sorunları (toplumsal cinsiyet, ekoloji, kimlik, etnisite, din...) konusunda kafa yormaya Ƨağırdığı iƧin. Post-modern radikal demokrasi tezlerinin ƶngƶrdĆ¼ÄŸĆ¼ “parƧalı/mevzi mĆ¼cadeleler” stratejisinin, yĆ¼rĆ¼rlĆ¼kte oldukları 30-40 yıldır pek fazla ilerletici olamadığını gƶrdĆ¼k; bu sĆ¼reƧte dĆ¼nyadaki servet ve iktidar farklılaşmaları gƶrĆ¼lmemiş ƶlĆ§Ć¼de arttı; doğanın talanı bĆ¼yĆ¼k ƶlĆ§Ć¼de ivme kazandı;”post-sekĆ¼larizm” adına “ƶzgĆ¼rleştirici” potansiyel atfedilen dinsel dogmalar, -en son IŞİD ƶrneğinde yaşadığımız- kƶktenci akımlar eliyle yıkım ve ƶlĆ¼m makinelerine dƶnĆ¼ÅŸtĆ¼; kadın kıyımı felaket boyutlara ulaştı; “ƧokkĆ¼ltĆ¼rcĆ¼lĆ¼k” Ƨağında ırkƧılık aldı başını yĆ¼rĆ¼dĆ¼; vb. BugĆ¼n dĆ¼nyadaki kĆ¼resel servet ve iktidar temerkĆ¼zĆ¼ne, her tĆ¼rlĆ¼ baskı ve tahakkĆ¼m biƧimine karşı tĆ¼m mĆ¼cadele hedef ve tarzlarını harmanlayarak bir eksen etrafında toplayacak bir yaklaşıma ihtiyaƧ var. Marksizm, bu potansiyeli iƧinde barındırıyor. Bu nedenle kapsayıcı, (tĆ¼m mĆ¼cadele alanlarını) bĆ¼tĆ¼nleştirici ve ƶzgĆ¼rleştirici potansiyelinin aĆ§Ä±ÄŸa Ƨıkartılması gerek. Bu dizinin, bu gƶrevin yerine getirilmesinde katkıda bulunacağını umuyorum.

TeşekkĆ¼rler

Ben teşekkĆ¼r ediyorum...

23 Haziran 2015 15:02:17, Ƈeşme KƶyĆ¼.

N O T L A R
[1] Newroz, Yıl:9, No: 269, 14 Temmuz 2015…
[2] A. Caraco.

Yorum Ekle

BLOGGER

|/fa-clock-o/ Başlıklar$type=list-tab$c=5$date=1$au=0$page=1$sn=1

/fa-star-o/ Ɩne Cıkanlar$type=list-tab

/fa-comments/ Yorumlar$type=list-tab$com=0$c=5$src=recent-comments$pages=1

/fa-history/ Arşivden $type=list-tab$source=random-posts$author=0$c=5

/fa-users/ TAKIP ET

Ad

“HOŞGƖRƜDEN EŞİTLİĞE: TƜRKLERLE ERMENÄ°LER ARASINDAKÄ° GƜƇ Ä°LİŞKÄ°LERÄ°NÄ° BÄ°R SÄ°VÄ°L HAKLAR MODELÄ° ARACILIĞIYLA DEĞİŞTÄ°RMEK,1,“KOBANƊ’NÄ°N ‘BÄ°Z’Ä°MLE NE ALƂKƂSI VAR?,1,“NEFRET SUƇLARI” VE “ZEHÄ°RLÄ° KAN” ƜZERÄ°NE,1,1 MAYIS 2015’DE Ä°STÄ°KAMET(Ä°MÄ°Z) -2014’TE OLDUĞU GÄ°BÄ°!- TAKSÄ°M,1,1 MAYIS 2016 DERS(LER)Ä°,1,1 MAYIS’A GÄ°DERKEN: AKP KADINLAR İƇİN NE YAPTI,1,1 mayis,14,100. YAŞINDA EKÄ°M DEVRÄ°MÄ°’NÄ°N ANIMSATTIKLARI,1,100’E 1 KALA ERMENÄ° GERƇEĞİNÄ°N TOPOĞRAFYASI,1,12 eylul,4,12 EYLƜL 2010 SONRASI,1,12 EYLƜL KÄ°ME KARŞIYDI?,1,12 EYLƜL YARGILANDI… MI?,1,12 EYLƜL’Ɯ YARGILAMAK...,1,1915- HRANT VE ADALET,1,1968’Ä°N 50. YILINDA SARI YELEKLÄ°LER,1,2013,1,2014,1,2014 İƇİN 2013’ƜN 1 MAYIS DERSLERÄ°,1,2015,1,2015 1 MAYIS’INDAN 2016’YA YÄ°NE YENÄ°DEN ISRARLA TAKSÄ°M,1,2016,1,2018,1,2019: YERKƜREDE VE COĞRAFYAMIZDA Ä°ÅžĆ‡Ä° SINIFI(MIZ),1,23 NÄ°SAN BÄ°TTÄ° ‘KUTLU DOĞUM’ VERELÄ°M,1,24 HAZÄ°RAN SEƇİM(LER)Ä° VE TAVIR(IMIZ),1,7 HAZÄ°RAN 2015 SEƇİMLERÄ°’NE DAÄ°R -GEREKƇELÄ°- TAVRIMIZ,1,7 HAZÄ°RAN’DAN 1 KASIM’A HDP NOTLARI,1,8 mart,3,A-UTOPYA’YA UNUTULMAZ BÄ°R YOLCULUK,1,ABD EMPERYALÄ°ZMÄ° VE VENEZƜELLA 2019,1,AƇIK SƖZLƜ OLMAK Ä°YÄ°DÄ°R (7 HAZÄ°RAN SONRASINA DAÄ°R DEĞERLENDÄ°RME),1,ADALET: ANTROPOLOJÄ°K BÄ°R BAKIŞ,1,afis,1,AFRÄ°N (VE SURÄ°YE’N)Ä°N ƖTESÄ°DÄ°R,1,AFRÄ°N (VE SURÄ°YE),1,AKADEMÄ°NÄ°N ƖZGƜRLƜĞƜ İƇİN,1,akademisyen,2,AKADEMÄ°SYEN SORUMLULUĞU,1,AKLIMIZDA TAŞIYORUZ SÄ°ZLERÄ°,1,akp,36,AKP Ä°KTÄ°DARI VE GƜNDELÄ°K HAYATIN Ä°SLƂMÄ°LEŞTÄ°RÄ°LMESÄ°,1,AKP Ä°SLƂM FAŞİZM ve KADINLAR,1,akp.kriz,1,AKP’NÄ°N ‘KƜLTƜR POLÄ°TÄ°KALARI’?,1,AKP’NÄ°N “DERÄ°N DEVLET”Ä°,1,AKP’NÄ°N “KINDER KUCHE KIRCHE”SÄ°,1,AKP’NÄ°N “MUHAFAZAKƂR”LIĞI NEYE DENK DĆœÅžER,1,AKP’NÄ°N “ORGANÄ°K AYDINLARI” VE HAZÄ°RAN KALKIŞMASI,1,AKP’NÄ°N BAŞKAN”LIĞI,1,AKP’NÄ°N EĞİTÄ°M SÄ°STEMÄ° MÄ° DEDÄ°NÄ°Z,1,AKP’NÄ°N EĞİTÄ°M SÄ°STEMÄ°: MÄ°LLÄ°YETƇİ MANEVÄ°YATƇI VE PÄ°YASACI,1,AKP’NÄ°N EĞİTÄ°M SÄ°STEMÄ°YLE Ä°MTÄ°HANI,1,AKP’NÄ°N KADINLARA KARŞI SAVAŞI: MADAM GÄ°BÄ° ƖLMEK,1,AKP’NÄ°N MUHAFAZAKƂRLIĞI Ä°SLƂMCILIĞI NEOLÄ°BERALÄ°ZMÄ° VE KADINLAR,1,aktuel,4,aktĆ¼el,2,ALEVƎLÄ°K VE SINIF MƜCADELESÄ°: KƜLTƜR VE EKONOMÄ° POLÄ°TÄ°K,1,aleviler,1,amerika,2,ANADOLU’NUN “YA BASTA”SI,1,antropoloji,10,ANTROPOLOJÄ°: NASIL VE NİƇİN,1,arkeoloji,1,ARSIV,1,ATAERKÄ°” ƜZERÄ°NE,1,ATAERKÄ°L PAZARLIK BOZULDU,1,AVM’LER,1,AVRUPA BÄ°RLİĞİ: ƇOKKƜLTƜRCƜLƜĞƜN “KRÄ°ZÄ°”,1,aydinlar,9,aydinlar devrimciler,27,AYŞE ƖĞRETMEN “DAVA”SININ ANIMSATTIĞI,1,Barış Bildirimi metni,1,baris,7,basin,3,BAŞKALDIRIDIR MÄ°ZAH YA DA HİƇ!,1,BE ZÄ°MAN JƎYAN NA BE,1,BEJDAR’IN TUTSAK ALINAMAYAN ŞİİRLERÄ°,1,BEKLE BÄ°ZÄ° -YENÄ°DEN- TAKSÄ°M,1,BELLEKLE GELECEĞİN KARŞILAŞMASI,1,bilim,3,BÄ°R “ELEŞTÄ°RÄ°”YE KISA KENAR NOTLARI,1,BÄ°R “Ä°MKƂNSIZ AŞK” HÄ°KƂYESÄ°: “AKADEMÄ° VE ƖZGƜRLƜK,1,BÄ°R “PRAKSÄ°S ANTROPOLOJÄ°SÄ°” İƇİN,1,BÄ°R AYDIN(LIK) HƂLÄ° FÄ°KRET BAŞKAYA,1,BÄ°R DAHA ASLA DÄ°YEBÄ°LMEK İƇİN: GƖZALTINDA KAYIPLAR,1,BÄ°R Ä°KTÄ°DAR (YENÄ°DEN-)ƜRETME ARACI OLARAK MOBBÄ°NG[*],1,BÄ°R Ä°KTÄ°DAR ARACI OLARAK KORKU,1,BÄ°R KEZ DAHA “TERƖR” MƜ,1,BÄ°R KÄ°MLÄ°K SÄ°YASETÄ° OLARAK MÄ°LLÄ°YETƇİLÄ°K VE IRKƇILIK,1,BÄ°R MÄ°LAT: REFERANDUM VE SONRASI,1,BÄ°YOLOJÄ° KADER MÄ°? ya da “FITRAT”A DAÄ°R,1,BÄ°ZÄ°M DELÄ°LERÄ°MÄ°Z,1,BM DB VE IMF’NIN DILINDE KADIN YOKSULLUĞU,1,bƶlge,3,BU 12 EYLƜL REJÄ°MÄ°… BURADAN ƇIKIŞ YOK,1,BU NE ŞİDDET BU CELƂL? (YA DA “GULYABANÄ°” KÄ°M),1,BUGƜN ADNAN YƜCEL KONUŞACAĞIZ,1,CELLATLARIN DƖKTƜKLERÄ° KAN,1,cevre,14,CHARLIE HEBDO’YA SALDIRI TE’VÄ°LLERÄ° VE TAVRIMIZ,1,chd,1,cinayetler,12,CUJUS REGIO EJUS RELIGIO,1,CUMHURBAŞKANLIĞI SÄ°STEMÄ° VEYA BU KADAR YETKÄ°YÄ° BABANIZA VERÄ°R MÄ°YDÄ°NÄ°Z,1,Ƈile'nin Antropolojisi: Bir Anı Bir Gƶzlem ve Bir Tahlil Girişimi,1,ƇOCUKLAR ƖLMESÄ°N DEMEK TERƖR SUƇU MU,1,ƇOCUKLARININ ETÄ°YLE BESLENEN ƜLKE,1,ƇƖZƜMƜN SOSYO-EKONOMÄ°K YANI,1,DAĞLAR ERÄ°RSE – ZEVEBƂN,1,DAÄ°MA YAŞAYACAKTIR Ä°SMÄ°YLE MƜSEMMA YAŞAR KEMAL,1,DARBE GÄ°RİŞİMÄ° VE SONRASI,1,dava,13,davalar,1,DELÄ° DUMRUL’UN “KENTSEL DƖNĆœÅžĆœM”Ɯ ya da YOLSUZLUK RANTIN Ä°KÄ°Z KARDEŞİDÄ°R,1,DEMÄ°RÄ°N TUNCUNA Ä°NSANIN...,1,demokrasi,2,DEMOKRATÄ°KLEŞ-ME PAKETÄ°,1,dersim,2,devlet,12,DEVLETÄ°N ERKEKLERÄ° YA DA KADINA ŞİDDET NASIL ƖNLENMEZ,1,DEVLETÄ°N KƜRTAJI: ROBOSKƎ,1,DEVLETLƛLAR,1,devrim,9,DİĞERLERÄ° VE KENT HAKLARI…[*],1,dinler,7,DÄ°NLER Ä°SLƂM VE KADIN BEDENÄ°,1,dinleti,1,DÄ°RENEN DAMAR[*] ƇƜRƜMEYEN,1,direnis,3,dunya,5,dĆ¼nya,56,dĆ¼sĆ¼nce ƶzgĆ¼rlĆ¼gĆ¼,2,EGEMENLERÄ°N “PYRRHUS ZAFERÄ°”: F-TÄ°PÄ°,1,egitim,12,EKÄ°M DEVRÄ°MÄ° SOSYALÄ°ZM KADINLARIN KURTULUŞU,1,ekoloji,10,ekonomi,7,elestiri,1,ELEŞTÄ°RÄ° HAYATTIR; YAŞATIR,1,emek,15,emekciler,3,EMEKƇİLER İŞSÄ°ZLER YOKSULLAR NEREDE,1,emperyalizm,8,EMPERYALÄ°ZM- T. “C” VE AFRÄ°N,1,enternasyonalizm,1,ENTERNASYONALÄ°ZM ƜZERÄ°NE NOTLAR,1,ERCAN BÄ°NAY’DAN (BAFRA T TÄ°PÄ°) MEKTUP VAR: ABDULLAH KALAY’A ƖZGƜRLƜK,1,ermeniler,4,ESKÄ°(MEYEN)/ YENÄ° TƜRKÄ°YE”DE BARIŞ (MI),1,etnoloji,2,EVET ƇIKSA DA “HAYIR”,1,EVLAT YOLDAŞ,1,fasizm,6,FAŞİZM VE KADINLAR,1,felsefe,1,feminist,1,FÄ°DEL İƇİN SANCAĞI YARIYA Ä°NDÄ°RMEYÄ°N DAHA DA YƜKSELTÄ°N,1,FRIEDRICH ENGELS VE AÄ°LENÄ°N,1,genclik,2,GERƇEKTEN DE NEDÄ°R TERƖR,1,GƖBEKLÄ°TEPE BÄ°ZE NEYÄ° ANLATIYOR,1,gĆ¼ncel,4,gĆ¼ndem,11,GƜNDEM’E DƜNE VE BUGƜNE DAÄ°R,1,HAFIZASINI YÄ°TÄ°RMEYEN “DERSÄ°M’E AĞIT,1,hakkinda,1,HƂL ƜLKEYÄ° KUTUPLAŞTIRIYOR,1,HƂL VE GÄ°DİŞ(Ä°MÄ°Z),1,HANGÄ°MÄ°Z ƖZGƜRƜZ KÄ°,1,hareketler,1,Hasta Tutsak Abdullah Kalay 2. Heyet Raporuna Rağmen Tahliye Edilmiyor!‏‏,1,HAVADIR SUDUR ATEŞTÄ°R YANÄ° HAYATTIR GRUP YORUM,1,HER GƜN DƖRT Ä°ÅžĆ‡Ä° BEŞ KADIN,1,HER KƖYDE BÄ°R “KƖPEK” VARDIR,1,HİƇLEŞTÄ°RÄ°LME KAYGISINDAN ƖFKEYE SARI YELEKLÄ°LER,1,HRANT,1,hrant dink,4,hrant dink'in katline 2015 perspektifinden bakmak,1,hukuk adalet,33,IŞILTILI VE “TEHLÄ°KELÄ°” BÄ°R KADIN: SUAT DERVİŞ,1,IŞİD VE Ä°SLƂMCI “FEMÄ°NÄ°STLER”,1,ibrahim kaypakkaya,1,Ä°FADE ƖZGƜR(LƜĞƜ) MƜ,1,Ä°FADE ƖZGƜRLƜĞƜ VAZGEƇİLEMEZ ƖNCELÄ°KLÄ° DEĞERDÄ°R,1,iktidar,10,iletisim,2,inanc,7,insan haklari,1,isci-sendika,11,islam,14,islam.ortadogu,1,Ä°SLƂMCI-MUHAFAZAKƂRIN ZÄ°HÄ°N HARÄ°TASINDA BÄ°R GEZÄ°NTÄ°: “NASIL BÄ°R KADIN(LIK),1,Ä°STANBUL SEƇİMÄ° - BÄ°R DEĞERLENDÄ°RME,1,isyan,15,Ä°ÅžĆ‡Ä° SINIFI 2017 1 MAYIS(’IMIZ) VE KATLÄ°AMIN 40. YILINDA TAKSÄ°M,1,Ä°ÅžĆ‡Ä° SINIFININ KADINLAŞMASI,1,Ä°TÄ°RAZ VE ELEŞTÄ°RÄ° “HAZIROL”DA DURMAZ,1,Ä°YÄ° KÄ° YAŞADILAR Ä°YÄ° KÄ° YAZDILAR,1,KADIN(LAR) VE DEVRÄ°M(LER),1,KADINLAR KAPÄ°TALÄ°ZM FAŞİZM VE AKP,1,KADINLAR GERƇEKTEN DE “SINIFLAR-ƜSTƜ” MƜ,1,KADINLAR İƇİN OLABÄ°LECEK EN KƖTƜ ALAŞIMIN ORTASINDAYIZ,1,KADINLARA KENTLERE GECELERE DAÄ°R,1,KADINLARIN KURTULUŞU: MARKSÄ°ZM’SÄ°Z OLUR MU,1,kadin,57,kadinlar,11,KALBÄ°M(Ä°Z) CÄ°ZRE’DEDÄ°R,1,kapitalizm,22,KAPÄ°TALÄ°ZM KƜLTƜR DÄ°RENİŞ,1,KAPÄ°TALÄ°ZMÄ°N KENDÄ°NÄ° Ä°MHASI: NEOLÄ°BERALÄ°ZM,1,kart,1,katlamlar,1,katliamlar,7,KELLE FIYATINA HƜRRIYET ESIRLIK BEDAVA,1,KENTÄ° (YOKSULLARINDAN) TEMÄ°ZLEMEK,1,KEŞFEDÄ°LMEMİŞ GELECEĞİN BİƇİMLENMESÄ° İƇİNDÄ° SAMÄ°R AMÄ°N,1,kitap,35,KOBANƊ BÄ°ZÄ°MDÄ°R BÄ°Z KOBANƊ’YÄ°Z,1,KOLEKTÄ°F BÄ°R DEVLET CÄ°NAYETÄ°: HRANT DÄ°NK,1,komĆ¼nizm,5,kriz,53,KRÄ°Z SAVAŞ VE Ä°ÅžĆ‡Ä° SINIFI ƜZERÄ°NE GƖRĆœÅžLER,1,KRÄ°ZDEN Ä°NSAN MANZARALARI[*],1,KƜLTƜR “YERLÄ° VE MÄ°LLÄ°” MÄ°DÄ°R?YA DA NEDÄ°R,1,kĆ¼ltĆ¼r sanat,29,KƜRESEL KƜLTƜR” MƜ,1,kĆ¼rt sorunu,1,laiklik,1,LAÄ°KLÄ°K MÄ° HANGÄ°SÄ°,1,latin amerika,11,LATÄ°N AMERÄ°KA: SAĞIN GERÄ° DƖNĆœÅžĆœ - 1/ BREZÄ°LYA ƖRNEĞİ,1,LATÄ°N AMERÄ°KA: SAĞIN GERÄ° DƖNĆœÅžĆœ-2/ PARAGUAY: “TEKNÄ°K DARBE,1,LATÄ°N AMERÄ°KA’DA BARIŞ SƜREƇLERÄ°,1,LATÄ°N AMERÄ°KA’DAN “BARIŞ SƜREƇLERÄ°”: EL SALVADOR ƖRNEĞİ,1,LATÄ°N AMERÄ°KA’NIN DESAPARECIDO’LARI,1,leninizm,3,LƜZUM” ƜZERE: BÄ°R KEZ DAHA Ä°STANBUL SEƇİMÄ°,1,MAĞLUP MU DENÄ°R ŞİMDÄ° ONLARA?,1,MARKSÄ°ST-LENÄ°NÄ°ST ROMAN YAZARI : VEDAT TƜRKALÄ°,1,marksizm,5,MARKSÄ°ZM + V. Ä°. LENÄ°N = EKÄ°M DEVRÄ°MÄ° (NOTLARI),1,MARKSÄ°ZM AÄ°LE AŞK CÄ°NSELLÄ°K ƜZERÄ°NE SƖYLEŞİ,1,MARKSÄ°ZM VE KADIN ƜZERÄ°NE,1,Marksizm ve Kadın: Emek Aşk Aile,3,MARKSÄ°ZM VE KADINLARIN KURTULUŞU,1,MARX’IN DĆœÅžĆœNCE DƜNYASINA BÄ°R SEYAHAT: ETNOLOJÄ° DEFTERLERÄ°,1,MARX’TAN ƖĞRENEN BÄ°R ƇUKUROVALI: OKTAY ETÄ°MAN,1,MASKELÄ° FAŞİZM: “POPƜLÄ°ST AŞIRI SAĞ,1,medya,1,MEVTAYI Ä°YÄ° BÄ°LMEZDÄ°K,1,milliyetci,2,mizah,2,MURAT’IN DĆœÅžĆœ LAMBORGHÄ°NÄ°LER VE DƜNYAYI DEĞİŞTÄ°REBÄ°LMEK,1,mĆ¼cadele,13,MƜCADELE BOYU BÄ°R YAŞAM: SCHAFIK JORGE HANDAL,1,MƜCADELEYE DEVAM”[1] “BU DAHA BAŞLANGIƇ,1,NE OLDU O “Ä°MTÄ°YAZSIZ SINIFSIZ KAYNAŞMIŞ KÄ°TLE”YE,1,NEO-FAŞİZM(LER) “FEMÄ°NÄ°ST” MÄ°,1,NEO-LÄ°BERAL TƜRKÄ°YE’DE MUHAFAZAKƂRLAŞMA/ DĆœÅžKƜNLEŞME DÄ°YALEKTİĞİ,1,NEO-LÄ°BERAL TƜRKÄ°YE’NÄ°N “EN ALTTAKÄ°LER”Ä°: Ä°ÅžĆ‡Ä° SINIFI KƜRTLEŞİRKEN,1,neoliberal,11,newroz,1,NÄ°CE ONYILLARA ‘YENÄ°KAPI’LI YOLDAŞLAR,1,O GƜN BU ƜLKEDE. O GƜN O ALANDA,1,OĞLUM(UZ) ƖLƜMSƜZDƜR,1,ohal,4,OKTAY AĞABEY(Ä°MÄ°Z,1,ONLAR ƇALIP ƇIRPTIKƇA BÄ°Z YOKSULLAŞIYORUZ,1,ORƇUN,1,ortadogu,8,ORTADOĞU’DA BÄ°R KARABASAN: IŞİD,1,OSMANLI’YI “Ä°HYA” ETMEK: AKP’NÄ°N TƖRENLERÄ°,1,OTUZƜƇ KOR DĆœÅžTƜ YƜREĞİMÄ°ZE…,1,ƖFKELENÄ°NCE ƇOK GƜZEL OLUYORSUN TƜRKÄ°YE,1,ƖFORÄ°NÄ°N ORTASINDA,1,ƖĞRETTÄ°KLERÄ° HATIRLATTIKLARIYLA GREÄ°F DÄ°RENİŞİ,1,ƖLƜMSƜZ ABÄ°(MÄ°Z) OKTAY ETÄ°MAN,1,ƖRGƜTLƜ MƜCADELE ETİĞİ VE SOSYALÄ°ST DEMOKRAS,1,ƶteki,26,ƖZEL MƜLKÄ°YETÄ°N DEVLETÄ°N KƖKENÄ° ƜZERÄ°NE,1,ƖZERKLÄ°KƇİ ANAYASA SONRASINDA BOLÄ°VYA DERSLERÄ°,1,ƖZGECAN’IN KATLÄ°NÄ°N AKP’YLE NE Ä°LGÄ°SÄ° VAR,1,ƶzgeƧmis,1,ƶzgĆ¼rlĆ¼k,3,panel,3,PARANOYA VE MEGALOMANÄ°NÄ°N (“YENÄ°”) REJÄ°MÄ°,1,PARÄ°S KATLÄ°AMI “BARIŞ SƜRECÄ°” VE HESAPLAŞMA,1,politika,12,POPƜLER KƜLTƜRE ELEŞTÄ°REL BAKIŞLAR - KISA BÄ°R TARÄ°HƇE,1,postmodernizm,1,protesto,2,RECEP’Ä°N TƜRKƜ(/ŞİİR)LERÄ°,1,referandum,3,rejim,1,roboski,1,ROBOSKÄ°’NÄ°N KANAYAN KARANFÄ°LÄ°,1,rƶportaj,12,SAHÄ° “VESAYET (REJÄ°MÄ°)” KALKTI MI,1,SAHÄ°CÄ° OLMAK,1,savas,3,savas-baris,1,SAVAŞ ŞIDDET ƜZERINE EKONOMI-POLITIK VE ANTROPOLOJIK NOTLAR,1,SAYGI VE HAYRANLIKLA ƇHD GENEL KURULU’NA,1,secim,18,secimler,4,seƧim,5,SEƇİMLERÄ°N SONRASINDA,1,seminer,1,sempozyum,1,SEN ƇƜRƜMENÄ°N RESMÄ°NÄ° ƇİZEBÄ°LÄ°R MÄ°SÄ°N ABÄ°DÄ°N?YA DA MEMLEKETTEN EĞİTÄ°M MANZARALARI,1,SEN MÄ°SÄ°N “BARIŞ” DÄ°YEN,1,sibel ƶzbudun,1,sinifsal bakis,10,SÄ°VAS KATLÄ°AMI O GƜN ORADA BÄ°TMEDÄ°,1,siyonizm,4,SÄ°YONÄ°ZM ANTÄ°-SEMÄ°TÄ°ZM VE BÄ°R “MUGALATA” ƜZERÄ°NE,1,SOMA “SON” OLSUN; AMA DEĞİL,1,sosyal bilimler,4,SOSYAL BÄ°LÄ°MLER: BÄ°R ŞEY YAPMALI,1,sosyalizm,12,SOYKIRIM ƜZERÄ°NE RESMƎ SƖYLEMLER ya da T.C. SOYKIRIMI NEDEN TANIMALIDIR,1,SOYKIRIMA TANIKLIK(LAR),1,soykirim,2,sƶylesi,1,sƶyleşi,2,SƖYLEŞİ: OKURYAZARLIK ƜZERÄ°NE,1,suriye,2,SURUƇ’UN İŞARET ETTİĞİ,1,SUSMA SUSTUKƇA SIRA SANA MUTLAKA GELECEK,1,SUSMA! SUSTUKƇA SIRA SANA GELECEK,1,SUYUN DELÄ° DUMRULLARI: ƖZELLEŞTÄ°RMELER,1,SƜREKLÄ°LEŞTÄ°RÄ°LEN OHAL VE,1,ŞİDDET MÄ° MEŞRUÄ°YET YÄ°TÄ°MÄ° MÄ°,1,ŞİDDET NEDEN KAPÄ°TALÄ°ZMÄ°N “OLMAZSA OLMAZI”DIR,1,taksim,3,tanitim,12,TANTALOS’U YARATMAK,1,tarih,15,tck,2,tck301,1,temel demirer,17,tercĆ¼me,2,terƶr,1,TIMEO HOMINEM UNIUS LIBRI/ TEK KÄ°TAPLI Ä°NSANDAN KORKARIM,1,TOTALÄ°TARYANÄ°ZMÄ° SOKAKTA ALT EDEBÄ°LMEK,1,TOTALÄ°TERLEŞMEYE Ä°HVAN’LAŞMAYA KARŞI,1,TƖREN ULUS-DEVLET Ä°KTÄ°DAR[*],1,Turkey a Beauty When Angry,1,tĆ¼ketim,1,TĆ¼rk Akademiası: GerƧekten kadınlar iƧin Bir Cennet mi,1,TƜRK HALKI BARIÅžĆ‡I MI,1,TƜRK(Ä°YE) Ä°SLƂMI’NDA KADIN OLMAK,1,tĆ¼rkiye,79,ULAŞ ULAŞ’TIR,1,UNUTMAYACAĞIZ UNUTTURMAYACAĞIZ: ŞAHÄ°T OL ANKARA GARI,1,UNUTULMAMASI GEREKENLER,1,Ć¼niversite,6,ƜNÄ°VERSÄ°TEYÄ° ƖLDƜRMENÄ°N SEKÄ°Z YOLU (YA DA ƜNÄ°VERSÄ°TE PÄ°YASAYA NASIL ENTEGRE OLUR,1,VAHŞETÄ°N ALTERNATÄ°FÄ° VAR ELBETTE,1,VAR OLANDAN KOPMAK İƇİN YEREL SEƇİM VE SORU(N)LARI,1,VENEZƜELLA VE EMPERYALÄ°ZM KONUSU,1,VESAYET REJÄ°MÄ°” ƖLDƜ YAŞASIN “Ä°LERÄ° DEMOKRASÄ°,1,video,24,VURUN “ƖTEKÄ°”NE,1,YA SEV YA TERKET: BÄ°R BÄ°AT ARACI OLARAK MOBBÄ°NG,1,YA SOSYALÄ°ZM YA BARBARLIK,1,YANIT: OLAN VE GELEN[*],1,YARGI BAĞIMSIZLIĞI” MI DEDÄ°NÄ°Z,1,yasam,18,YENÄ° TOPLUMSAL HAREKETLER NE KADAR “YENÄ°”,1,yeni yil,2,YENÄ° YƖK YASA TASLAĞI ƜZERÄ°NE: PÄ°YASA ƜNÄ°VERSÄ°TEYÄ° YUTARKEN,1,YENÄ°DEN HAYKIRABÄ°LMEK: “YERÄ°MÄ°Z MUTFAK DEĞİL DƜNYA,1,YERELÄ° BÄ°RLÄ°KTE YƖNETMEK - NASIL BÄ°R DƜNYA Ä°STÄ°YORSAK ƖYLE BÄ°R YEREL YƖNETÄ°M,1,YILDIZLARIN GƜNCESÄ°NÄ° TUTAN ADAM: CENGÄ°Z GƜNDOĞDU,1,yƶk,3,yƶnetim,1,YƜREĞİMÄ°ZDE,1,ZAPATÄ°STALARIN 33. YILI: BÄ°R DEĞERLENDÄ°RME,1,ZEYTÄ°NLİĞİ ZÄ°NDAN YAPAN SÄ°STEMATÄ°K ZULME DÄ°RENENLER,1,ZÄ°NDAN(LAR)IN TƜRKƇESÄ°,1,ZORUNLU BÄ°R AƇIKLAMA (II)… VE BÄ°R EKLEME,1,
ltr
item
sibelšŸ‚ƶzbudun: “MARKSÄ°ZM VE KADIN” ƜZERÄ°NE[1]
“MARKSÄ°ZM VE KADIN” ƜZERÄ°NE[1]
sibelšŸ‚ƶzbudun
https://sibelozbudun.blogspot.com/2015/08/marksizm-ve-kadin-uzerine1.html
https://sibelozbudun.blogspot.com/
https://sibelozbudun.blogspot.com/
https://sibelozbudun.blogspot.com/2015/08/marksizm-ve-kadin-uzerine1.html
true
1739006321341950428
UTF-8
Loaded All Posts Not found any posts Diger daha fazla Yanıtla Cancel reply Sil Ana Sayfa Sayfa Posta Hepsini Gƶr BUNA BENZER Etiket Arsiv Ara BĆ¼tĆ¼n Yayinlar Ä°steğiniz gƶnderi bulunamadı Ana Sayfaya Dƶn Sunday Monday Tuesday Wednesday Thursday Friday Saturday Paz Pts Sal Car Per Cum Cmt January February March April May June July August September October November December Oca Sub Mar Nis May Haz Tem Agu Eyl Eki Kas Ara simdi 1 dakika ƶnce $$1$$ minutes ago 1 saat ƶnce $$1$$ hours ago dĆ¼n $$1$$ days ago $$1$$ weeks ago more than 5 weeks ago Followers Follow THIS CONTENT IS PREMIUM Please share to unlock Copy All Code Select All Code All codes were copied to your clipboard Can not copy the codes / texts, please press [CTRL]+[C] (or CMD+C with Mac) to copy